4 Mart 2009 Çarşamba

Özeleştiri

Geri dönüşümle ilgili ne yapabiliriz konusunda ne zaman kafa yorsam, çoğunlukla şu soru aklıma geliyor "Yahu ben çöplerimi ayırayım ama, çöpü almaya geldiklerinde bunu önemsemeyecekler ve yine karışmayacak mı?" Yapabildiğim, en fazla pilleri geri dönüşüm kutularına atmak.
Bu gün şurada "Bir mıh bir nalı kurtarır. Bir nal bir atı, bir at bir komutanı, Bir komutan bir orduyu, Bir ordu bir ülkeyi kurtarır" alıntısı ve öncesindeki geniş açıklamayı okuyunca bilip de unuttuğum şeylerden dolayı utandım. Zamansızlık, odaklananmama, başka bahaneler, hiç birisinin anlamı yok. Yapamadığımız, beceremediğimiz şeylere bahane üretmek de gereksiz. O yazıda yazanları ben ilk defa mı okudum sanki? Değil. Ama yeterince önemsememişim. Unutmuşum. Önceliğim değilmiş.

Oysa neler anlatıyoruz derslerde. Kendimizin farkına varmak, anlamak, algılamak, çözümlemek, çözüm üretmek, iletişim kurabilmek... Sürdürülebilir çevre üzerine çalıştay yaptırırsın, proje verirsin, herkes araştırsın tamam; ilgili belgeselleri izlettirir tartıştırırsın tamam; çevre, küresel ısınma...vb. Daha fazlası olmalı, fazlası yapılmalı.

Sorun, alışkanlıkları değiştirmek. Başka türlü bir dünya mümkün. Bunu bilmek.

1 yorum:

Bengi Gençer dedi ki...

tamamen katılıyorum, süpersin elif! ;))