2 Aralık 2006 Cumartesi

Ex libris


Yıllar önce üniversitede öğrenciyken (DEÜ GSF) Hacettepe Üniversitesinin değerli hocalarından Hasip Pektaş bizim okulumuza konferansa gelmişti. Ex libris ile böyle tanıştım. Kitaplar her zaman hayatımda çok ciddi bir yer tutmuştu, okunacak metinlerden ileri, onları bir nesne olarak da çok seviyordum. Okumadan, okurken ve okuduktan sonra kapaklarını, ciltlerini, yazı ve resimlerini inceliyordum. Ex libris, kitabı birisine ait yapan, kişiselleştiren, tek ve biricik olduran bir şeydi...
O gün konferansı yutar gibi dinlemiştim.

Kitapların elyazması olarak çoğaltıldığı dönemlerde, kitap genellikle soyluların mülkiyetinde olan bir nesneydi. Kiliseler ve saraylardaki kitaplıklarda bulunuyorlardı. Ancak matbaanın icadı ve yaygınlaşması, kitabın daha alt sınıflarca da elde edilebilmesini sağlamıştı. Dolayısıyla, kitabın dolaşımı da serbestleşmişti. İşte kitabın iç yüzeyine yapıştırılan, bir tür etiket diyebileceğimiz ex libris, kitabın mülkiyetini simgeliyordu. Ex libris latince bir kelimedir ve "nın kitaplığından" anlamındadır. Örneğin, Ex libris Elif Songür DAĞ, denildiğinde bu, kitabın benim kitaplığıma ait olduğunu belirtir ve ödünç alanı geti getirmesi konusunda uyarır.

Ex librisin yapıştırılmasıyla kitap özelleşir, bir tek olur. Dünyada ex libris kolleksiyonu yapanlar gibi
ex librisli kitap kolleksiyonu yapan sanatseverler de vardır.

Konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için,

http://www.aed.org.tr/

1 yorum:

Köşenin Delisi dedi ki...

Kardeşim de bizim için ex-libris hazırlamıştı birkaç yıl önce :) Çok güzel bir şey.