İllüstrasyonda
alternatif diller:
Buluntu nesnelerle
illüstrasyon
İllüstrasyon (resimleme) bir bilgiyi, bir kavramı iletmek
için yapılan görsel betimlemeler olarak nitelendirilmektedir. İllüstrasyon
kelimesinin Latincede bir şeyi anlaşılır yapmak anlamındaki “lustrate” kökünden türediği bilinmektedir.
Bir bilgiyi ya da iletiyi var olan bir metni destekleyerek, açıklayarak ya da
herhangi bir metin olmaksızın bir kavramı görselleştirerek aktaran görsel
betimlemelerdir de denilebilir.
Bir ana alan olarak “illüstrasyon” editoryal, kitap illüstrasyonu,
bilimsel illüstrasyon, konsept tasarım, karakter tasarımı, teknik illüstrasyon
gibi farklı alanlara göre ayrılmakla birlikte, kullanılan yöntemlere göre de
ayrılabilmektedir. Güzel tarafı,
yöntemler denildiğinde görselleştirmenin hemen hemen her yolunun açık
olmasıdır. Bu yöntemler basit ve sade bir kurşun kalem çizimini ya da mürekkep
çalışmasını içerebildiği gibi, akrilik, guaj, suluboya vb. gereçlerle yapılan
uygulamaları ya da kolaj çalışmalarını da içerebilir. Buluntu nesnelerle
tasarlamak da bir illüstrasyon yöntemidir. Nesneler, çalışmanın kavramsal
altyapısı dâhilinde bir araya getirilerek sabitlenebileceği gibi,
düzenlemelerin fotoğrafları çekilerek de kaydedilebilir.
Buluntu nesnelerle yapılan illüstrasyon dendiğinde, akla
kolaj ve asamblaj gelebilir; aslında bunlar çoğu zaman birbirine geçişen ve
örtüşen kavramlardır. Kolaj, iki boyutlu bir yüzey üzerine yine iki boyutlu
malzemelerin kesilip yapıştırılarak düzenlenmesi olarak tanımlanabilir. Dada
akımıyla gelişmiş bir yöntem olup, kendi başlarına sanatsal bir değer taşımayan
nesnelerin sanatsal bir bakış açısıyla yeniden yorumlanarak tasarım sürecinin
sonunda bir sanat eserine dönüştürülmesi sürecini anlatır. Asamblaj
(assamblage) kolaja benzemekle birlikte, bu yöntemde üçüncü boyut da
kullanılmaktadır. Buluntu nesnelerle tasarlamak, benim için başka bir anlam
daha taşıyor; tüketmeyerek, atık ya da bir biçimde birikmiş ya da bulunmuş
nesneleri bir arada kullanarak sürdürülebilir bir dünya yaratmanın
sorumluluğunu taşımak. Buradan yola çıkarak işin çevre ve sosyal yönünün de oldukça
önemli olduğunu söyleyebiliriz.
Dünyada bu yöntemi kullanarak tasarım yapan bir çok
illüstratör / tasarımcı bulunmaktadır. Kullanılan nesnelerin rastlantı eseri
bir araya getirilmesi sık rastlanan bir durumdur; kullanılmış biletler, şişe
kapakları, boş makaralar, eski menteşeler vb. Zaman zaman da belirli nedenlere
dayalı olarak özellikle seçilen nesneler kullanılmaktadır. Bu nesneler, bir
geçmişi ve etkisi olan eski eşyalar; aile fotoğrafları, anı nesneleri, koleksiyon
parçaları ve / veya bitpazarlarından toplanabilecek eski nesneler (anahtarlar,
kilitler, eski paralar, dolap kulpları vb) olabilir. Ne tür bir nesne
kullanılıyor olursa olsun, önemli olan nesneyi kullandığınız yerdeki kavramı ve
alt metni ne kadar desteklediği olacaktır.
Buluntu nesneler, bir görsel
anlatımda kullanıldığında, tek başlarına var olduklarında taşıdıkları anlamdan
bir ölçüde sıyrılarak bambaşka bir şeyin parçası olabilmektedirler. Başka
nesnelerle, çizimlerle ya da yazılarla birlikte kullanıldığında hangi anlamlara
evrileceği, buluntu nesnelerle yapılan illüstrasyonlara lezzetini veren şeydir.
Örneğin Dicky Graham tarafından yaratılan vahşi hayvan başı örneğinde, tek
başına bambaşka anlamlar içeren nesnelerin bir araya geldiklerinde nasıl
irkiltici bir tümanlama kavuştuğu görülebilir. Sıradan ve normal satranç
taşları, vahşi bir hayvanın ağzındaki düzensiz dişlere dönüşürken, neredeyse
hayvanın soluğunu duymamızı sağlayacak kadar “gerçek” bir etkiye sahip
olmaktadır (bkz. görüntü 1).
Görüntü 1 Dicky Graham tarafından tasarlanan “Marcel Mutt” çalışmasında bir parça kürk, bir baca bağlantısı ve satranç takımı taşları kullanılmıştır.
|
David Goldin’in itfaiyecileri incelendiğinde (bkz. görüntü
2) çöpe dönüşmüş teneke parçaları, paslı menteşeler, bitmiş kurşunkalemler ve
kapaklarla açma halkaları gibi sıradan ve değersiz nesnelerin, mizahi bir
duruşu olan ve bir bakışta kolayca algılanabilen tiplemelere dönüştüğü
görülebilir. Buluntu nesnelerle yapılan illüstrasyonlarda, kurgulanmış yeni bir
gerçeklik içinde kullanıldıktan sonra nesnelerin hala tanıdık ve ayırt
edilebilir olup olmadığı da önemlidir. Nesneler hem zorlamadan hem de
kitchleşmeden, birlikte yeni bir bütün oluşturabilmeli, ancak buna rağmen
incelendiğinde nesneler kendi kimliklerini de taşımaya devam ediyor
olabilmelidir.
Görüntü 2 David Goldin tarafından yapılan “Fireman” serisinden örnekler |
Buluntu nesneler kullanılarak yaratılan yeni anlatım
biçiminde nesneler, onları çevreleyen diğer nesnelere, çizimlere ya da yazılara
bağlıdır. Yine David Goldin’e ait ancak bu sefer daha farklı bir tarz
kullanılmış olan illüstrasyonda (bkz. görüntü 4) buluntu nesnelerin, çizimlerle
bütünleştirilerek kullanıldığı dikkati çekmektedir. Eski bir saat kadranı,
pullar, etiketler ve düğmeler, aynı yöne doğru bir koşuyu sürdürür biçimde
kişiselleştirilmiştir. Önceki örneklere ek olarak çizimle desteklenerek tasarım
süreci daha farklı kurgulanmıştır.
Görüntü 3 David Goldin tarafından buluntu nesnelerle yaratılan bir düzenleme: “Run” |
Çocuk kitapları illüstratörü olan Holli Conger da birçok
çalışmasında buluntu nesneleri kullanmaktadır. Resimde (bkz. görüntü 4) illüstratör
tarafından tasarlanmış tiplemeler ve yaratılan arka planda buluntu nesnelerden
yararlanırken bütünlük duygusunun başarılı bir biçimde verildiği
görülebilmektedir.
Görüntü 4 Holli Conger tarafından buluntu nesnelerle tasarlanmış bir illüstrasyon örneği |
Görüntü 5 Suzan Scott tarafından yaratılmış bir çalışma
|
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü
Öğretim Görevlisi
2 yorum:
senin için dergiyi aldım elifcim, masamda açık duruyor, gel ve gör diye:) tebrik edeerimmm
♥
Yorum Gönder