Eski evimizde güzel bir arka bahçemiz, geniş aydınlık bir balkonumuz vardı (ki belki de evin en güzel yeriydi) şurda bahsetmiştim. Yeni evimizde de gerçekten güzel birer ön ve arka balkonumuz var. Kıbrıs'a geldiğimde önce nasıl çiçekler ve bitkiler yaygın diye küçük bir araştırma yaptım. İklim dolayısıyla, etli yapraklı bitkiler (succulent) ve kaktüsler çok yaygın. Bayıldığım bitkilerden biri olan begonvil (buradaki acı Cemile) de ağaçlaşmış durumda, o kadar mutlular iklimden. Evlerimizde bin bir zahmetle saksıda yetiştirdiğimiz japon güllerinin ise sokaklarda, yol kenarlarında çılgınlar gibi büyüyüp ağaçlaşması ilginç; bizim evin önünde de var. Hatta bir kauçuk ağacı gördüm, kauçuk olduğunu fark ettiğimde altında duruyordum ve ağaç belki 3 katlı bir bina boyundaydı.
We had a nice back balcony in our ex home, it was wide, sunny and home's best part. Now we have really beautiful front and back balconies in our new home. I explored what kind of plants can live in here when we came to Cyprus. Because of the climate, cactus and succulents are very common. One of the plants which i felt in love with is Bougainvillea (it called "Cemile" here). It's common at Aegean coasts too but here this plant is a tree, i think they're so happy by the climate. The other is Hibiscus rosa-sinensis, grows up very healthy at yards not in pots that we used to plant. And i saw a rubber tree that grew up high madly and i see "yes, this is really tropical".
Croton |
What a plantlover say to an other plantlover? "Hey, plantlover let's go to a plantation!" Yes somebody said so and we went to a big plantation at Girne. I bought pots, plants and soil. I told about my balcony but i bought plants for inside too. The house must breathe too... First, i bought a croton (a dotted one). It's beautiful, i'll buy a striped one later.
Tabii klasik en sevdiğim çiçeklerden biri olan Fittonia olmazsa olmazdı. Bu seferki beyazlıdan, kırmızı çizgilisi yoktu. Daha önce Ankara'da sadece bir kez gördüğüm bir bitki, Zamioculcas. Çok güzel bir bitki bakmaya doyamıyorum, kökü yumrulardan oluşuyor, yaprakları çok parlak ve kalın. Güney Afrika'ya özgü bir bitkiymiş ve bakımının oldukça kolay olduğunu okudum. Yalnızca saksısının biraz sıkışık olması gerekiyor, büyüsün diye büyük saksıya ekilmiyor yani. Ben bu bilgiyi okumadan önce saksısını değiştirmiştim ama çok sorun olmadı gibi... Aşağıda soldaki Zamioculcas.
And typically one of my favorites: Fittonia. This one is white striped, there was no red striped one. I found a new plant which named Zamioculcas. I had saw it Ankara only once, i've learned that it's origin is South Africa. It is really amazing, with shining dark green leaves (below left). But it should be planted in a small pot, i've read this after i have already planted it in a big pot but it seems ok now.
Hep çok merak ettiğim yaşayan taş da denilen Lithops bitkisini görünce denemek için bir saksı aldım. Bakabilirsem başka çeşitlerinden de alacağım. Alttaki saksıda bir kaktüs bahçesi denemesi yaptım. Bunların tamamı kampüste dolaşırken topladığım dört farklı çeşit kaktüs. Sağ altta aloe vera var ki evde yetiştirmeyi çok istiyordum. Bu kaktüsleri kopmuş olarak buldum, kendi içinde özsuyu barındıran bir bitki olduğundan ekildiğinde yaşama dönmeleri zor olmadı. Kimbilir ne zaman kopmuşlardı.
I was wondered about Lithops (also known as "living stones") and i found one for test. If i can make it live may be i can plant the other types of it. I made a cactus garden test as you can see below. I found all of this while i was walking around the campus. The one at right is aloevera, i was very curious to plant it at home. I found these at ground, they were detached, but they has the juice so they could get back to life immediately when i planted them.
Petunyayı çok severim, ne renk açtığını görmeden aldım fideleri bakalım şansıma ne çıkacak. Koyungözü olarak da bilinen Gazanya'lardan da aldım, bunlar balkona tabii. Bir de kocaman reyhan aldım, neredeyse belime geliyor, nefis kokuyor. Ayrıca hediye gelen dev bir Kalenchoe, bir yıldız çiçeği (bu da succulent) ve kısa çizgili kılıç var. Ev bizim olmaya başlıyor...
Nefis pembe çiçeklerini yakalayamamışım |
Mis kokulu reyhan |
8 yorum:
yaaa:) ama bu nasıl bir güzellik:) çok kıskandımmmmm,,yine güzelleştirmişsin gittiğin yeri...
İnşallah bu balkonda birlikte kahve içeceğiz arkadaşım :)
sicak, gunes akdeniz sarkilar soyletir insana:) Zamioculcas yapraklari vanilya ya cok benizyor. Bende natalya'da bir kaucuk agaci gorunce cok sasirmistim evde binbir ozenle buyutulup 1 metreyi zor bulur biz sehirliler onlari ev bitkisi zannediyorduk ;) Sukkulentleri tam tersi 1 hafta kopardiktan snra bekletmek gerekir mantarlar gibi ortama uyum saglama yetisi inanilmaz cunku hemen kok uretmek uzere harekete geciyr ve o yarasinin sivilariyla kapatiyor bu da oradan bakteri vs girip curumesini onluyor o yuzden tam isabet olmus. Bende sokakta gordugum dalindan kopmus bitkilere mutlaka ikinci bir hayat veririm ve hep tutar onlar minnettardirlar:) yeni balkonunuz ugurlu olsun belliki sahibi onu cok sevecek
Sevgili Beste, sukkulentler hakkında verdğin bilgiler süper yine :) Ne çok öğreniyorum senden ve bu işleri bilen arkadaşlardan ve çok memnunum bundan :)
teşekkür ediyorum güzel dileklerin için.
Ne harika ve bilgilendirici bir post olmuş. Limon çamına bayıldım, gittiğin yeri güzelleştiren, doğaya ''bakan'' gözlerine sağlık. Zamioculcasda Paşabahçe'nin ''Hayat en güzel hediye.'' sloganlı keçesi ne de güzel durmuş:)Benim de buzdolabımda asılı , Kıbrıs'da, o balkonda olasım geldi:)
Nihancığım bekleriz o zaman Kıbrıs'a :) Burada hava hala güneşli...
Kuzen bahceniz de cicekleriniz de cok guzeller, ama gorunen o ki asil guzel olan onları sevgiyle bir araya getiren ve yeni evinizin guzel balkonuna koyan sizlersiniz.
Evinizde ailece sevdiklerinizle mutlu huzurlu sağlıklı nice seneler gecirmeniz dileklerimizle...
Sağolasın Memocum, canımsın..
Yorum Gönder