18 Şubat 2007 Pazar

Belçika / Gün 1

Havaalani kapisini ucaga baglayan o tupgecide girene dek hic
korkmuyordum. Ama adimimi icinden insanlarin aktigi o devasa boruya
attigim andan itibaren icime bir urperti girdi. Ucak 163 kisilik bir
boeing idi. Yine de filmlerde gordugum ucaklardan cok daha dar ve
klostrofobik gorunuyordu. Yerimiz ucagin en arka sirasindaydi. Kalkis
cok hizli oldu, saniyeler icinde evler kucucuk kaliverdi. Hakan elimi
siki siki tuttu, korkuyordum.

Ama havalaninca korkum gecti.Merakla yeryuzunu incelemeye basladim.
Her sey google-earth'teki
gibiydi. Hava cok bulutlu ve yagisli oldugu icin asagiyi cok da fazla
goremedik. Yolun uzunca bir kisminda bulutlarin uzerindeydik. Ama bazi
bulutlarin icinden minicik kar kristalleri ucup cama yapisiyordu.
THY'nin yemek servisi ise hem pratik hem de doyurucuydu. 36bin feet
yukseklikten ucarak, Bruksel Havaalanina inis yaptik. Tekerlekler
piste degince karizmatik sesli pilota ufak bir alkis koptu.
Bizi fuara davet eden firma havaalanina bir arac gondermisti.
Antwerpen'e karayoluyla geldik. Hemen fuarin yapilacagi Expohallen
binasina girdik, standimizi gorduk. Ama maalesef oradan ayrilip
kalacagimiz otele gelene kadar hava karardi. Ustelik burada saat 7'de
butun dukkanlar kapanirmis. Yine de ufak bir tur atalim dedik.
Sokaklarda hic insan yoktu. Konusa konusa yemek yiyebilecegimiz bir
yer ariyorduk ki, arabasini parkeden bir adam bize donup "Hosgeldiniz"
dedi! Iste Belcika'da memleketimin insanina tesekkurumuzdur. Adam bizi
turk donercisine goturdu. Arkadaslar misafir dedi… Oturduk yedik
ictik. Hesap da odetmediler. "Taa Ankara'dan gelmissiniz kesseniz
sizden para almayiz" dediler…

Otelimiz Belle Vue"ye geldik. Wireless internet var diye sevinmistim
ama tum Belcika'da wireless internet uyelige tabiymis. Kart
aliniyormus. Kızımla telefonda konuştuk, Belçikata diyor Belçika ile çikolatayı karıştırmış. Güzel kızım 5 gün sensiz nasıl geçecek?

Hiç yorum yok: