Bayram haftası bitirmem gereken bir bildiri ve resimlediğim kitabın son 8 resmi olduğundan dolayı eşofmanlarımla bilgisayarın başında geçti. Yorgun gözlerimi dinlendirdiğim yemekten sonraki bir iki saatte de SHOW TV'de "Yemekteyiz" isimli fantastik yarışma programını izledim. Beş gün beşpeşe! Öyle acayip ki gözümü alamadım. Format, yabancı TVlerden satın alınmış. Daha önce yayınlandığı ülkelerde rating rekorları kırmış. Şöyle ki, beş yarışmacı var, her gün birinin evine yemeğe konuk oluyorlar, bir yandan yiyorlar bir yandan da her biri 40 yıllık gurmeymiş gibi ahkam kesiyorlar. Sanırsın her biri en lüks lokantalarda yemiş hayatı boyunca ya da saraylı filan... Böyle üstten konuşmalar, beğenmemeler. Bir de bu yarışmacılar daha önceki yarışmalardan en göze çarpan sivri tiplermiş bayram için kanal teklif götürmüş tekrardan. Ama hakkını vermek lazım çok eğlenceliydi. Çok uzun zamandır TV'de birşeyi takip etmemiştim. Erkek yarışmacıların ikisi de hem yemek yapma hem de misafir ağırlama konusunda kalan 3 kadın yarışmacıdan daha başarılıydı. Yemek, ev, misafir kadın işidir algısına aykırı bir durum oldu en azından. Demek ki neymiş? Bu ev işleri zımbırtısı kadınların genlerinde filan değil, ilgisi merakı olan her kişi her işi yapar. Yapabilir.
Evet.
3 yorum:
Ne diyorsun şekerim?! Ben o yarışmanın "yemeklerin yapılış aşaması" kısmını sapık bir ilgi ve dahi iştahla seyrediyorum. Hatta oradan öğrendiğim 1-2 şeyi evde denedim. ;) Ama kalan kısmı hakkaten çok paçoz. Tahammül edilecek gibi değil...
sofra düzeni şeyleri benim de ilgimi çekti valla.
Aman efendim, vaktinize yazık.
Yorum Gönder